Çağlar, 'Disleksi diye bir gerçek var, farkına varın'

Disleksi Haftası Ekim ayının ilk haftası, Dünya Disleksi Günü ise 8 Ekim olarak kabul edilmiştir. Disleksi Haftasında farkındalık oluşturmak için bir basın bildirisi yayımlayan Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği Fethiye İlçe Temsilcisi Zeliha Çağlar' 'Disleksi Diye Bir Gerçek Var, Farkına Varın' dedi.

PAYLAŞ
Dost Gazetesi -

Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği Fethiye İlçe Temsilcisi Zeliha Çağlar’ın paylaştığı basın bildirisinde, “Özgül öğrenme güçlüğü, zekâ düzeyi normal ve normalüstü bireylerin okuma, yazma ve matematik becerilerinde uygun eğitimsel fırsatlara rağmen akademik performanslarının anlamlı düzeyde düşük olması ile birlikte görülen nörogelişimsel bir farklılıktır.  Okul çağındaki çocukların %10’unda; özel gereksinimli öğrencilerin de yaklaşık %40’ında görülen özgül öğrenme güçlüğü, hiçbir yetersizliğe bağlı olmadan görülür ve Disleksi, Disgrafi ve Diskalkuli olmak üzere üç gruba ayrılır.
Bu üç tipten en yaygın görüleni Disleksidir ve okuma güçlüğü demektir. Okulöncesi dönemde geç konuşma, sınırlı sözcük bilgisi, çalışma belleğinin sınırlı olması, sağını solunu, konum ve zaman kavramlarını karıştırma ve koordinasyon becerilerinde yetersizlik gibi birçok belirtisi olsa da, daha çok birinci sınıfta okuma yazma eğitiminin başlaması ile fark edilir. Bu dönemde sesleri öğrenmede, birleştirmede zorlanan bu çocuklar harfleri karıştırabilir, satır ve hece atlayabilir, hatalı ve yavaş okuyabilirler. Müdahalenin fark etmekle başladığı disleksi, bir hastalık değil, gelişimsel bir farklılıktır ve tek çözümü eğitimdir. Bu nedenle çocuğunda bu özelliklerin biri ya da birkaçının olduğunu fark eden ailelerin mutlaka bir uzmana danışması ve çocuklarına yapılacak eğitsel müdahalelerin yalnızca alanında uzman kişilerce yapılmasına azami dikkat etmeleri gerekmektedir.
Disleksili çocuklar akademik yaşamlarında eğitimsel uyarlamalara ve farklı yöntemlere gereksinim duymalarına rağmen çevreleri tarafından göstermiş oldukları akademik başarısızlığın nedeni; çalışmamaları, yeterince çabalamamaları ve hatta tembellik ettikleri şeklinde algılanmaktadır. Bu durum ise baskıyla beraber mutsuzluğa, özgüven kaybına, akranları arasında dışlanmaya hatta akran zorbalığına varıncaya kadar birçok olumsuzluğa neden olmaktadır.  Bu nedenle bu çocukların okul yaşamlarında mutlu olmaları için hem disleksinin farkındalığının artırılması hem de ailelerin ve eğitimcilerin çocukların gereksinimini karşılayabilecek donanıma sahip olmaları gerekmektedir. 
Özellikle 2000’li yıllardan sonra tanılanmaya başlayan ve son yıllarda yaygınlığı oldukça artan Disleksi, artık uluslararası platformlarda da yerini almış ve Avrupa Disleksi Birliği’nin (EDA) 2019 yılında almış olduğu, BM ve WHO gibi uluslararası kuruluşlar tarafından da kabul edilen bir kararla; Ekim ayının ilk pazartesi ile başlayan hafta “Disleksi Haftası”, o haftanın Perşembe günü ise “Disleki Günü” olarak kabul edilmiştir. Türkiye’de ise Disleksinin farkındalığının artırılmasında ve bu haftanın duyurulmasında EDA’nın etkili üyesi olan Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği, gönüllü olarak hizmet vermektedir.
2013 yılından itibaren hizmet veren, EÇHA üyesi derneğimiz 13 kişilik bir Bilim Kuruluna sahiptir ve kuruluş amacı; ailelerimizin ve çocuklarımızın yaşadıkları problemlerin ilgili mercilere iletilmesine aracılık etmek, sorunlara somut projeler üretmek ve öğretmenlerin mesleki yetkinliklerini artırmaya yönelik eğitimler vermektir. Buna yönelik bugüne kadar derneğimiz; Türkiye Disleksili Çocuklar Vakfını (DiSLEV) kurmuş, Türkiye’de ilk kez disleksiye yönelik kamu spotunu yayınlatmış, Türkiye Disleksi Meclisini kurmuş, Disleksi Şurasını ve Kongresini düzenlemiş, birçok öğretmene eğitim vermiş ve disleksili çocuklara sağlanan yasal haklara aracılık etmiştir. 
Bundan sonra her yıl Ekim ayının ilk pazartesi günü kutlanmaya başlanacak olan Disleksi haftası kapsamında derneğimiz bu yıl belediyeler aracılığıyla asılan billboard görselleri, basında yayınlanan açıklamalar ve sosyal medyada yayınlanan görsellerle disleksinin farkındalığının artırılmasına çalışmış;  yanı zamanda da Üsküdar İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte üç gün süren ve 3500 öğretmenin başvurduğu bir E-Sempozyum düzenlemiş; Sağlık Bakanlığı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, MEB ve YÖK bürokratlarıyla ailelerimizi buluşturan bir diğer E-Sempozyumun düzenlenmesine de aracılık etmiştir. 

Başta eğitim olmak üzere, disleksililerin yasal haklarını görünür kılmak, gözetmek ve korumak, yaşadığı sorunlara ilişkin bakanlıklar ile beraber çözüme yönelik somut projeler üretmek, anne- baba ve öğretmenler farklı illerdeki 40 temsilcimiz ile beraber "sizi anlıyoruz, sizin yanınızdayız, sizin gibiyiz" demek için canla başta çalışmaktayız. Derneğimiz; Avrupa Disleksi Birliği Türkiye temsilcisi olup EÇHA üyesidir. Türkiye'nin ilk  Disleksi Çalıştayını yapmanın haklı gururunu yaşamaktadır.
Öğrenme bozukluğu olan çocukların sorunlarının farklı olmasına rağmen hepsinin ortak yanı, normal veya normalin üzerinde zekâya sahip olmalarıdır. Disleksi Özgül Öğrenme Bozukluklarının bir alt tipidir ve en yaygın görülen öğrenme güçlüğüdür. En basit tanımlamayla okuma bozukluğudur. Disleksi ile ilgili belirtilerden bahsedecek olursak,  okurken satırları veya sözcükleri atlar. Sözcükleri tersten okur. Örneğin; ‘kitap’ yerine ‘kipat’ der, bazı harfler arasındaki farklılıkları tanımlayamaz ve açıklayamaz, harfleri ya da sayıları tersten algılar. Örneğin: ‘d’ harfini ‘b’ harfi, ‘73’ü ‘37’, şeklinde görür ve okur. Uzaklık ve derinlik algılamasında sorunları vardır. Bu nedenle eşyalara çarpabilir, sandalyelerden düşebilirler. Yön (sağ-sol, yukarı-aşağı) ve zaman (dün, bugün, yarın) kavramları konusunda zorluklar yaşar. Günleri art arda sayamaz. Çok unutkandır. Ödevlerini yapmayı unutur, sürekli hatırlatmak gerekir. Kendisini çok zor ifade eder, kelimeleri sıralayıp cümle oluşturmakta güçlük çeker. Arkadaşları ile olan ilişkileri genellikle bozuktur. Fikirleri sesli ya da yazılı rahatça ifade edemezler. Sıralamada gruplandırmada zorluk çekerler, hecelerin seslerini karıştırırlar, okurken kelime atlarlar, okuduğu şeyi hatırlamada zorluk çeker bu nedenle aynı şeyi birden fazla okuma ihtiyacı duyabilirler. 
DİSLEKSİLİ BİR ÇOCUĞA YAKLAŞIM NASIL OLMALIDIR? 
Ailenin ve öğretmenlerin çocuğun davranışlarını ve tepkilerini anlaması gerekmektedir. Çocuk “yapmıyor mu? “yapamıyor mu?” Öğrenme güçlüğü çektiği için aileler ve öğretmenler çocukları eleştirmekte ve kızabilmektedir. Kızıp baskı uygulamak yerine, anlayışlı ve sabırlı olmak gerekmektedir. Unutulmaması gereken durum bu onların elinde olan bir durum değil ve bunu bilerek yapmadığını bilememiz gerekmektedir. Yirmi yedi Grand Prix şampiyonluğu bulunan İskoç yarışçı Jackie STEWART da bu duyguları yaşamıştı. Prens Charles tarafından "SIR"(sör) ünvanı verilmiş olan bu unutulmaz yarışçı, uluslararası bir disleksi konferansında şu sözleri söylemişti: "Disleksili olmanın ne demek olduğunu asla anlamayacaksınız! Bu alanda ne kadar uzun süredir çalışıyor olursanız olun, isterseniz çocuklarınız da disleksili olsun, tüm çocukluğunuz boyunca aşağılanmanın, size hiçbir şeyde başarılı olamayacağınızın öğretilmesinin ne demek olduğunu anlamayacaksınız." (WOLF, 2017). Aslında disleksili bireylere ilgili ve yetenekli oldukları çalışmalar verildiğinde normal bireylerden çok daha güzel işler yapabildiklerini görebiliriz. Yeteneği ve ilgisi doğrultusunda kendini geliştirmesine destek olursak birçok disleksili bireyin dünyada ne gibi başarılar elde ettiğini görebiliriz. Albert Einstein, Thomas Edison, Walt Disney, Stephen Hawking, Leonardo da Vinci, Mozart, Tom Cruise, Winston Churchill, Agatha Christie disleksili ünlülerden bazılarıdır. Belki de dünyaya görüş ve buluşları ile yön veren kişiler aslında disleksili bireyler…
2013  yılında kurulan Disleksi Öğrenme Güçlüğü Derneği ile ülke genelinde Disleksinin fark edilmesi ve bu bireylerin yasal haklarının kazanılmasına yönelik bir çok çalışmalar yapılmıştır. İlk ve en önemli amacımız ‘DİSLEKSİ DİYE BİR GERÇEK VAR, FARKINA VARIN’ demekti.
Ülkemizde yaptığımız çalışmalar neticesinde Uluslararası Engelsiz Dünya Çalıştayında 11 ülke içinde Amerika, Almanya, Çin'i geride bırakarak farkındalık alanında Dünya Birinciliği ödülü aldık. Ülkemiz adına dernek olarak büyük gurur yaşıyoruz.  Disleksi Farkındalığını artırma amacımız çerçevesinde, ülkemizde birçok ilki gerçekleştirdik:
*Türkiye Disleksi Meclisi’ni oluşturduk.
*T.C. Sağlık Bakanlığı, T.C. Milli Eğitim Bakanlığı, T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Politikalar Bakanlığının katıldığı Türkiye’nin ilk Disleksi Çalıştayını düzenledik.
* 3 farklı bakanlık ile Disleksili çocuklara sahip olan ailelerin katılımıyla ilk ve tek Disleksi Şurasını düzenledik.
* 1. Uluslar arası Disleksi Kongresini İstanbul Ticaret Üniversitesi ortaklığıyla düzenledik.
* 3 farklı bakanlığın katılımıyla Ankara’da Çok Katılımcılı Sempozyum düzenledik.
* Türkiye Disleksili Çocuklar Vakfı’nı kurduk. (www.tdcv.org.tr)
* Disleksi Saha Araştırması yaptık ve kitapçığını yayınladık. 
* Spor Okulu programı oluşturduk.
* Disleksi Obası kurduk.
* Disleksi Senaryom isimli yarışma düzenledik.
* Disleksi Kısa Film Yarışması yaptık.
* İyi ki Disleksiliyim Çünkü… yarışmasını gerçekleştirdik.
* Türkiyemizin dört bir yanında hem ailelere yönelik hem de eğitimcilere yönelik farkındalık – Disleksili bireylerin yasal haklarına dair seminerler verdik.
Farkındalık çalışmalarımız halen farklı alanlarda devam ettirilmektedir. 
Ailelerimizle birlikte alanın içinde, sorunların birebir farkında olan bir dernek olarak, hukuki yollarla Disleksili bireylerin haklarını korumak için çalıştık. İmza attığımız yasal düzenlemelerimizden bahsetmek gerekirse;
Askerlik ve askere alma düzenlemeleri,
Okul Kaynaştırma Eğitimi ve Destek Odası Hizmetleri,
TBMM Engellilik Komisyonu Çalışmaları,
ÖSYM Üniversite Sınavı tedbirleri ve ek hakları,
YÖK Üniversite yerleştirme Kontenjan Hakları,
YÖK Üniversite Baraj Puanı,
Kamuya istihdam için (e-KPSS) görüşmelerimiz devam etmektedir.
Daha gerçekleştirdiğimiz birçok projemiz bulunuyor. Her zaman Disleksili bireylerimizin ve ailelerinin yanlarında olarak; haklarımızı gözeterek çalışmaya devam ediyoruz. Bu doğrultuda, bizimle birlikte özel çocuklarımıza gönül veren her bireye, her Disleksili çocuğumuza ve her özel aileye kapımız sonuna kadar açık.
Avrupa Disleksi Birliği (European Dyslexia Association – EDA), disleksi ve diğer özel öğrenme farklıkları olan insanların, bağlı oldukları ulusal ve bölgesel kuruluları bir çatı altında toplamaya çalışan/ toplayan, bir Avrupa sivil toplum örgütüdür. 
EDA, 2019 yılı Genel Kurulunda aldığı karar ile; Disleksi Haftasının Ekim ayının ilk haftası, Dünya Disleksi Günü ise 7 Ekim olarak kabul edilmiştir.
Bu karara göre, 2021 yılında Disleksi Haftası 5-11 Ekim tarihleri arasında, Dünya Disleksi Günü ise 8 Ekim Perşembe günüdür.

         

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN