Genel Başkan Akşener'den Zehir Zemberek Açıklamalar

İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin 3. olağan genel kurulunda yaptığı konuşmada zehir zemberek açıklamalarda bulundu.

Genel Başkan Akşener, “İyi Parti seçime girsin diye CHP'den 15 milletvekili istemek hayatımın en büyük pişmanlığıdır” şeklinde ifadeler kullandı. 

Kongrede salonda bulunan kalabalığa seslenen İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, en büyük pişmanlığının Cumhuriyet Halk Partisi’nden 15 milletvekili istemek olduğunun altını çizdi. Milletvekillerinin bedelini ödeyemediklerini belirten Genel Başkan Akşener, 2019 yerel seçimlerinde İstanbul ve Ankara başta olmak üzere pek çok büyükşehir belediyesinin kazanılmasında “HDP kazandırdı” söylemlerinin kendisini oldukça derinden etkilediğini ve üzdüğünü dile getirdi. 

Genel Başkan Meral Akşener konuşmasında, “2018’deki erken seçimlerde, seçimlere girebilmek için CHP'den 15 milletvekili istemem; hayatımın en büyük pişmanlığıydı. O gün bugün 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik. CHP ile birlikte ittifak olarak girdiğimiz; İstanbul ve Ankara başta olmak üzere pek çok büyükşehirlerin kazanıldığı 2019 yerel seçimlerinde beni en çok etkileyen, en çok üzen HDP kazandırdı denmesi oldu. Bugün hesaplaşıyoruz, hesap veriyorum, hesap soracağım sonra!  Artık bu partide şımarıklık bitmiştir. Hadsizlik, saygısızlık bitmiştir! Herkes haddini bilecek” dedi. 

Bazı muhalif kanaat önderlerinin seçim mağlubiyetinden önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sorumlu tuttuğunu daha sonra dengelemek adına kendisine yüklendiğini belirten Genel Başkan Akşener, “Anlıyorum eşitlemeye çalışıyorsunuz, korktunuz. Geçtiğimiz dönemde İstanbul’un kazanılmasının sebebi HDP’dir dediğiniz gibi... İyi, bundan sonra size hayatta başarılar diliyorum. Bizlerin birinci önceliği, partimize aidiyettir. Bunu hissetmeyenler, kapı orada. Bizim medyamız yoktur. Muhalif medya da bizim değildir, mensupları da bizim değildir. Bana bu ülkede 2 şey söylenemedi, kendi arkadaşlarım söyledi. Affetmeyeceğim” şeklinde konuştu. 

Akşener konuşmasını şöyle sürdürdü; 
“5,5 yıl önce bu partiyi kuramazsınız dediklerinde kuracağız dedik, kurduk. Bu parti yaşamaz dediklerinde yaşatacağız dedik, yaşattık. Milletimizin sesi olacağız dedik, olduk. Siyasetin alışılmış düzenini bozduk. Siyaset esnafının rahatını bozduk. Milletin iradesine göre değil, kendi egosuna, kendi çirkinliklerine göre siyasete yön vermeye heveslenen nobranların, sahtekarların tezgahlarını bozduk. Milletimizin sesine kulak vermek için il il gezdik. Sosyalleşmek için gezmedik. Kapıları çalarak, milletimizin derdini dinleyerek, sosyalleşip dedikodu etmek için değil, milletimizin sesini dinlemek için dükkanları, evleri dolaştık.

İyi Parti; ben varsam her şey var, ben yoksam yansın bu dünya, yıkılsın Türkiye değil, nefsinin peşinden değil, nobranlara karşı buradayım diyenlerin partisidir. İyi Parti'nin yolculuğu, milletimizin yolculuğudur. Biz bugünlere kolay gelmedik. Yolumuz doğru olduğu için nice çileye katlandık, zorluklara direndik, nice iftiraya göğüs gerdik. Hele bir şey olamadığına öfkelenip içimizden yapılan iftira, hakaret ve çirkinliklere göğüs gerdik. 
6'lı masa meselesi ortaya çıktı. Şimdi biz fedakarlık yapan insanlarız ya, Türkiye bizim için önde ya. Biz bu parti seçime girebilsin diye CHP'den 15 milletvekili istedik, hayatımın en büyük pişmanlığıdır. Savaşmalıydık, bileğimizin gücüyle o seçime girmeliydik, girmiyorsak da gereğini yapmalıydık. Savaşmadık! 15 vekil istedik, Kılıçdaroğlu'na bir kez daha teşekkür ediyorum. Ama o gün bugün 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik. Ömer Seyfettin'in diyetine döndü bu iş. 15 milletvekili almak bize kuyruk siyasetine mal oldu! Ama eğriye eğri, doğruya doğru... Bu, Türkiye'ye büyük bir iyilik yaptı. Demokrasinin ne kadar önemli olduğunu, CHP ile yapılan bu işbirliğinin, CHP'ye sahada bulunan her renkten insanların önyargılarının değişmesine sebep oldu. Sonra bu değişme, altılı masayı, Millet İttifakı'nı getirdik. 

Artık bu partide şımarıklık bitmiştir. Hadsizlik, saygısızlık bitmiştir! Herkes haddini bilecek. Sonrası çok ilginç oldu. Biz hariç herkes kazanmayı sağladı! O gün anladım ki, İyi Parti, önemli bir kesim tarafından tehdit görülüyor; sadece iktidar değil, muhalefetin bir bölümü için de... Bir seçim dönemini geride bıraktık. Sandıkta milletimizin terazisinde tartıldık. Bizim siyasetimizde bahanelerin yeri yoktur. Mazeretlere yer yoktur. 

İyi Parti olarak seçim yenilgisine ilişkin muhasebemizi açıkça yaptık. Milletimiz bizden haklarını savunmamızı istedi. Millet iradesinin verdiği bu görevi ciddiyetle yürüteceğiz. Meclisimizde, milletimizi temsil etmesi için seçilen arkadaşlarımız da, memleketin dört bir yanında görevlerini yapacaktır. Verilen her oy çok kıymetli. Bugünden sonra da il il, ilçe ilçe gezerek çalışmaya devam edeceğiz. Milletimizin her bir ferdinin sesini duyurmaya, çözüm üretmeye devam edeceğiz.

Hizmet üzerinden yarışılmadı, kadrolar üzerinden yarışılmadı. Kendi kabiliyetsizliğini gizlemek isteyen iktidarın ortaya yuvarladığı yün yumakları buna imkan vermedi. Yalan üretildi, algı üretildi, milletimizin milli duyguları suistimal edildi. Millet için, milletle beraber yapılan yeni bir siyasetin önü açılmalı. Gerçek bir yeniliği başlatarak, eskinin tozlu sayfalarını geride bırakarak, topyekun bir anlayışa karşı koyarak siyasette bu anlayışı değiştirmenin yolu da 85 milyon insanımızı hayat görüşleri, yaşam biçimleri üzerinden maruz bırakıldığı tanımlardan, kutuplaştırmadan kurtarmaktır. Biz, dünün prangalarından sıyrılıp ileri bakmaya devam edeceğiz. 

Cumhurbaşkanlığı seçimi kaybedildi, pek çok sebep sayılabilir. Önemli olan bunlardan ders çıkarmaktır. Ben uzun zamandır konuşmadım, izledim. Önce Kılıçdaroğlu üzerine yürüdüler, kanaat önderleri, elitler... Baktılar ipin ucu kaçtı, bunu dengelemek lazım, birden bire Akşener ve İyi Parti gündeme geldi. Biz çalışmamış o yüzden kaybedilmiş seçim. 45 ilde, sadece kendi seçmenimizin yer aldığı mitingler yaptık. 54 noktada bizzat çalıştık. Şehirlerde vekil adaylarımız 1 oy Meral'e 1 oy Kemal'e diye oy istediler. Bütün bunlara bakınca insafınız kurusun derler! Anlıyorum, eşitlemeye çalışıyorsunuz, korktunuz dengeliyorsunuz. Aynı İstanbul'un kazanılmasının sebebi HDP'dir dediğiniz gibi, iyi, bundan sonra size hayatta başarılar diliyorum!”

Bakmadan Geçme