Alban, Jeotermal Bölgesini Gezdi
Fethiye'de Arkeolojik Sit ve 1'inci Derece Doğal Sit içerisinde bulunan Ölüdeniz Plajı Lagünü'nde, Kayaköy Mahallesi Soğuksu Plajı mevki ile Delikliburun/Gemiler Sahili içerisinde ve Darboğaz Plajı kuzeyindeki Oyukbaşı Tepesi mevkiinde toplam 6 adet jeotermal sondaj kuyusu açılması haberlerinin ardından Fethiye'ye gelen Chp Muğla Milletvekili Mürsel Alban, Kayaköy'de geniş güvenlik önlemleri altında yapılan basın açıklamalı eylemden sonra jeotermal bölgesini gezdi.
Beraberinde Chp İlçe Başkanı Mehmet Demir ve yönetim kurulu üyeleriyle birlikte Ölüdeniz Gemiler ve Soğuk Su Koyları ile Oyukbaşı Tepesi manzarasında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Alban ve beraberindekiler, dünyanın en gözde turizm merkezi olan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçtiğimiz haftalarda hassas koruma alanı olarak ilan ettiği Ölüdeniz ve Kayaköy çevresine yapılmak istenen jeotermal sondaj kuyularının yerlerini inceledi.
Chp Muğla Milletvekili Gemiler Koyu manzarası eşliğinde yaptığı açıklamada iktidara da seslenirken “Biz doğamızı, çevremizi, denizimizi, koyumuzu korumak zorundayız. Arkamda görmüş olduğunuz yerlerin hepsi bu alanın içerisinde. Buraları aynı zamanda arkeolojik sit alanına giriyor. Burada Akp iktidarına seslenmek istiyorum. Bu beyin çalıştıkça, bu dil konuştukça buraları size yağmalatmayacağız. Bizler bu konunun takipçisi olacağız. Bu konuda soru önergeleri verdik. Araştırılmasını talep edeceğiz. İktidarın bir sorumluluğu vardır. Doğayı, denizi, tabiatı korumak. Oradaki bitki türlerini geliştirmek. Bakın, doğa yok olduğu zaman Covid hastalığıyla mücadele edemedik. Covid hastalığı bizimle dalga geçti resmen. Biz doğamızı koruyacağız ki doğa da bizi korusun. Biz burada olduğumuz sürece jeotermal santrallerini kurdurmayacağız, onları açtırmayacağız. Yol açmaya dahi izni olmayan Kayaköy'e yolu genişletmesi için Büyükşehir Belediyesi'ne izin vermeyen bakanlık, buraya sondaj kuyusu açmaya ve kuyulara ulaşımı sağlayacak yola nasıl izin verecek onu hep birlikte göreceğiz. Bakalım yandaşa peşkeş çekilen yerler nasıl yağmalanacak, nasıl talan edilecek. İşte tam da burada Muğla halkı, STK'lar devreye giriyor. Biz bu konunun takipçisi olacağız. STK'larla birlikte yasal yollarla hukuki mücadelemizi vereceğiz. Burası Muğla; yalana, yağmaya, yandaşa geçit yok” diye konuştu.