Veliler okulların açılmasından memnun mu?
Türkiye'de okulların yüz yüze eğitim ile açılması velilerin kafası karıştı. Fethiye'de çocuklarını okul önünde bekleyen velilere FRT TV olarak sorduk Okulların yüz yüze eğitime geçmesinden memnun musunuz?
Dünyada ve ülkemizde etkisini gösteren Covid-19 nedeni ile okullar online eğitime geçmiş, uzun bir süredir de online eğitimle devam etmişti. 2021-2022 eğitim-öğretim yılının bakanlık tarafından yüz yüze yapılması kararlaştırılmış, 6 Eylül itibari ile okullarda eğitim başlamıştı. Okulların açılma kararı velileri ikiye böldü. Fethiye'de vaka sayılarındaki artış sebebi ve okullarda pandemi kurallarının tam anlamıyla uygulanamadığı gerekçesi ile bazı veliler okulların açılmasını istemezken, bi o kadar velide çocukların eğitimden çok uzak kaldığını dile getirerek okulların açık kalmasını istedi. Bazı veliler ise kafalarının karışık olduğunu dile getirip, “bu konuda her iki tarafta sakıncalı, diyecek bir söz bulamıyoruz” dediler.
“NE KADAR TEDBİR ALIRSAN AL ÇOCUKLAR TEMAS HALİNDE”
Fethiye'de çocuğunun okuldan çıkmasını bekleyen Sezgin Kurucu, “Okullarda pandemi kuralları tam anlamı ile alınmıyor. Okulların açılması çocukların geleceği için güzel. Ama sonuçta çocuklar okuldalar ve ne kadar tedbir alırsan al çocuklar temas halinde. Bir de bizim okul il zaten kalabalık. Açılmasın desek çocukların geleceği, açılsın desek tedbirler bence yok. Aslında daha başka tedbir alınabilirdi yani sağlık kontrollerinden geçirilebilir, aileler daha bilinçli olabilir. Bu aşı karşıtları aşısını olması gerekiyor. Neden aşı? Hep aynı şeyi söylüyorum, eğer hastalığı Çin ürettiyse aşıyı da bulan Çin o zaman aşı gerçek. Hastalığı Çin üretmediyse hastalık kendinden bir hastalıksa aşı yalan, onda da en fazla ne olur? tuzlu su verirler. Yani bunu yapmak gerekir, tedbir de almak lazım. Önümüz kış Fethiye'de olduğumuz için biz şanslıyız ama çocuklara kışın grip olacak. Bu sene aileler tedirgin olacak. Korona mı oldu? olmadı mı?” diye konuştu.
“OKULLARLA İLGİLİ ÇÖZÜM YOK”
Konuşmasına devam eden veli Sezgin Kurucu, “Çözüm ne derseniz bence çözüm yok. Çünkü ben şimdi okulun kapanmasını istemiyorum. Çocuğumun eğitim almasını istiyorum. İyi bir birey olmasını istiyorum. Okul da kapanmazsa bu hastalık konusu var yani herkesin kafası karışık. Mesela şu var insanlar şunu anlamıyor. Biraz vurdumduymaz, mesela eskiden bu hastalık yokken grip olunca ne diyorduk. Git kaynana söyle. Ya da git uzak dur, yaklaşma, hapşurma diyorduk. Şimdi bunun daha ağır bir hastalık var, kimsenin umurunda değil. Mesela ben çocuğuma demişim ki ağacın dibine geleceksin. Çocuk buraya geliyor. Aptal değil ki ortaokula gidiyor. Ama bazı veliler çocuğunu almak için yığılıyorlar. Fazlasıyla kalabalık oluşturuyorlar. Sabahleyin çocuğuna söylersin şurada seni bekliyorum. Bu kadar kalabalığa girmenin de anlamı yok. Bakın maske takmadan kenarda durabiliyorum ama eğer girersem biraz sonra maske takıp oraya girmem gerekir. Girmemek lazım, herkes biraz tedbir almalı. Yoksa biz bununla yaşamak zorundayız. Bunun ötesi yok. Bu bir hastalık, dünya yaşıyor bununla. Bizde de çok kapanmadı dünyayı insanlar seyretmiyor, dünya da tamamen kapandı. Çin'de biliyorsunuz ki kaynak yaptılar, evlere ve kapılara çıkmasınlar diye. Ama biz 2 tane tedbiri almıyoruz, sonra diyoruz ki hükümet şunu yaptı. Ne yapacak hükümet, seni tek tek bağlayacak mı? Biraz tedbir alın” dedi.
“OKULLARIN AÇILMASINI ŞİDDETLE İSTİYORDUM VE AÇILDI”
Kızına öğle yemeği getiren Gülten Özer ise “Okulların açılmasını şiddetle istiyordum ve açıldı. Kızım 1 buçuk yıldan beri evde ve hareketsizlikten çok kilo aldı. Hareketsiz bir yaşam… O açıdan okulların açılmasını çok istiyorduk. Kendi de çok istiyordu. Memnunuz, müdürümüz de bu konu da çok dikkatli, Ali Bey her şeye dikkat ediyor. Bir veli olarak bizde bunun takibindeyiz. Şuanda bir sıkıntı görmüyorum. Kızım hijyen kurallarına son derece uyuyor. 1 buçuk yıldan beri zaten her şeyi ezberledi. Ailecek aşılıyız. 3. doz aşılarımızı da olduk. Aşı karşıtı insanlara söylenecek bir söz yok. Bilmiyorum hangi mantık derecesinde böyle hareket ediyorlar. Toplum sağlığı açısından aşıyı olmaları gerekir. O aşıyı olmayacaksa evinde oturacak o zaman. Biz 1 buçuk yıldan beri evde oturuyoruz. Çocukların eğitimi ne kadar önemli, ne kadar geride kaldılar” ifadelerini kullandı.
“OKULLARDA YETERLİ SERVİS YOK”
Okulların yeni açılması ile servis sorunu yaşadığını dile getiren Gülten Özer, “Birde servis sorunu var. Servis yok. Eskiden buralar da dolu servisler olurdu. İnsanlar 1 buçuk yıldan beri ekmek parasının peşinde. Ondan dolayı çoğu ayrılmış, kendisine iş bulmuş, minibüsünü satmış. Geri dönmek istiyorlar ama ya okullar tekrar kapanırsa, yüz yüze eğitim olmazsa gene orta da kalacağız diye bir sıkıntı var. Ondan dolayı da geri dönmüyorlar, ben kızıma servis bulamıyorum. Eşimle beraber geliyoruz, yemeğini yedireceğiz bırakacağız tekrar gelip tekrar alacağız. Bu da bizim için bir külfet. Servisler çoğalsa iyi olacak ama onlara da hak veriyorum. Ekmek parasının peşinde herkes ya tekrar kapanırsa diye korkuyorlar” dedi.