Şehit Aileleri İle Gazilere Yemek Verildi

Cumhuriyetin 93. Yıldönümü kutlama etkinlikleri kapsamında Fethiye Kaymakamlığı tarafından DSİ Sosyal tesislerinde Şehit aileleri ile gazilere öğle yemeği verildi. Fethiye'deki Şehit ailelerinin ve gazilerin katıldığı yemek etkinliğine Ak parti Muğla Milletvekili Hasan Özyer, Fethiye Kaymakamı Ekrem Çalık ve eşi, Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ve eşi, Fethiye Cumhuriyet Başsavcısı Veli San ve eşi, Fethiye protokolü üyeleri ile daire ve kurum amirleri, Fethiye Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Muharip Gaziler Derneği yönetimi ve üyeleri katıldılar.

PAYLAŞ
Dost Gazetesi - Dost Gazetesi

Cumhuriyetin 93. Yıldönümü kutlama etkinlikleri kapsamında Fethiye Kaymakamlığı tarafından DSİ Sosyal tesislerinde Şehit aileleri ile gazilere öğle yemeği verildi.  Fethiye’deki Şehit ailelerinin ve gazilerin katıldığı yemek etkinliğine;  Ak parti Muğla Milletvekili Hasan Özyer, Fethiye Kaymakamı Ekrem Çalık ve eşi, Fethiye Belediye Başkanı Behçet Saatcı ve eşi,  Fethiye Cumhuriyet Başsavcısı  Veli San ve eşi, Fethiye protokolü üyeleri ile daire ve kurum amirleri, Fethiye Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Muharip Gaziler Derneği yönetimi ve üyeleri katıldılar.

 Yemek etkinliğinde; Fethiye Müftüsü tarafından yemek duası yapıldı. Duadan sonra Fethiye Kaymakamı Ekrem Çalık ile Ak parti Muğla Milletvekili Hasan Özyer birer konuşma yaptılar. Fethiye Kaymakamı Ekrem Çalık konuşmasında “Cumhuriyet bayramını kutladığımız böyle güzel bir günde sizlerle bir arada olmaktan dolayı çok mutluyuz. Çünkü bu toprakları vatan yapan Şehitlerimizin kanıdır ve gazilerimizin fedakarlıklarıdır. Cumhuriyetin devam ettirilmesinde ve yaşatılmasında nice şehitlerimizin kanı ve gazilerimizin gayretleri vardır. Ben bütün şehitlerimizi rahmetle ve minnetle bir kez daha anıyorum” dedi. Kaymakam Ekrem Çalık’ın konuşmasından sonra Ak parti Muğla Milletvekili Hasan Özyer bir konuşma yaptı.

“Hatay’a Ömrü Yetti Ama Kerkük Ve Musul’a Ömrü Yetmedi”

 Özyer konuşmasında “Eğer bu gün özgür bir ülkede yaşıyorsak başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah arkadaşlarına ve bu güne kadar bu vatan için şehit düşen insanlarımıza borçluyuz. Gazilerimize de minnet borçluyuz. Güzel ve bedeli ağır bir coğrafyada yaşıyoruz. Ne zaman kendimize gelsek ve güçlensek bazı güçler tarafından engellenmeye çalışılıyoruz. Gündemde olan Kerkük ve Musul’u Atatürk Misakı Milli sınırları içersinde koydu. Hatay’a ömrü yetti ama Kerkük ve Musul’a ömrü yetmedi. Mücadele edilecekken ülkede isyan çıkardılar ve o isyanlarla uğraşırken oraları  Türk toprakları olan Kerkük ve Musul’u kaybettik. Bu gün onların sıkıntılarını hem ülke hem de bölge insanları çekmektedir” dedi.

“Bu Rejimi Tartışıyorsak Bu Bizim Ayıbımızdır, Eksiğimizdir, Yanlışımızdır”

Biraz daha realist ve gerçekçi olmamız gerekir diyen Hasan Özyer “Cumhuriyet’in alternatifi yok.  Şanslıyız ki; Atatürk muasır medeniyete hedef koyarak Demokratik ve Laik Cumhuriyet, hukukun üstünlüğü ve bağımsızlığı; doğru rejimi getirmiş. 93 yılda Cumhuriyeti kurumsallaştıramadıysak ve bu gün bu rejimi tartışıyorsak bu bizim ayıbımızdır, eksiğimizdir, yanlışımızdır. Alternatifi olmadığı bunu kutsallaştırmak ve sahip çıkmak durumundayız. Sahip çıkmanın yolu doğru değerlerdir. Milli şuur ve Millet şuurudur. Eğer 78 milyon insan milli ve millet şuuruna sahip olsaydı; bu gün bu sıkıntıları yaşamıyor olacaktır. Ama emperyalist güçler her zaman müdahale ettiler. Bunun yerine cemaat, aşiret ve  parti  şuurunu öncelik verdiler. Bu gün milli şuurumuzu zayıflattılar. Allaha şükür ki; Türk insanının sağ duyusu ve feraseti  bütün bunlara rağmen gücünü koruyor. 15 Temmuzda gördük. İbret alınacak çok şey var. Emperyalist güçler senin silahınla ve insanınla seni vurdurabiliyor. Onlara kızarak bir yere varamayız. Düşman düşmanlığını yapacak. Bizler buna karşı ne yapıyoruz; ne yapmamız lazım bunları  gerçekleştirmemiz lazım” dedi.

“Mesele Parlamenter Veya  Başkanlık Sistemi Önemli Değil”

 

 Konuşmasına devam eden Özyer “Bu gün hala demokrasiyi, özgürlüğü, cumhuriyeti tartışabiliyorsak demek ki bir yerde yanlış yapıyoruz. Bu gün en müreffeh ve en modern barışçıl yaşayan ülkelerde; demokrasi, laiklik, hukukun üstünlüğü, serbest piyasa ekonomisi var. Bunların alternatifi yok. Belki ileride olur. Görüyoruz bunlardan uzaklaşan ülkeler; Ortadoğu, Asya ve Afrika’da ne hallere geldiğini görüyoruz. Onun için sahip çıkmamız lazım. Çanakkale’de, Kurtuluş savaşında çok bedeller ödedik. Daha hala bu sıkıntılardan uzaklaşamıyorsak; daha çok yolumuz var, demektir. İbretlik bir olay; bir cemaat kalkıyor, emperyalist güçlerle işbirlikçi olarak bu ülkeyi ele geçirmeye çalışıyor. Allah çok şükür ki; milletimiz sağ duyu ile bu olayı bertaraf etti. Tehlikenin nereden ve nasıl geleceği belli değil. Bu yüzden güçlü olmak zorundayız. Doğru değerlerde bir ara gelmeliyiz. Daha iyi eğitim ve özgürlüklere sahip çıkacağız. Gördük; ülkenin askeri, polisi, hakimi ve savcısı Amerika’daki işbirlikçilerden emir almış. Onun için özgür bireylerin  ve vatansever bireylerin yetişmesi gerekiyor. İnanıyorum ki; tüm bunlardan çok ciddi bir ders aldık. Bundan sonra hukukun üstünlüğünü, denetimi sağlamak ve bütün alanlarda reformlar yapmaktır. Bu gün parlamenter rejimi ve başkanlığı tartışıyoruz. Tartışacağız tabiî ki. Ben hep milli iradeye inandım ve milletimiz hep doğru karar verdi. Siyaseti rekabete açar milli iradeyi güçlendirirsek ve millet bağımsız bir şekilde yöneticilerini seçerse  Türkiye’nin önü açıktır. Milletimiz seçiyor. Meclis her zaman vesayet altındaydı. Bazı vesayetler kaldırıldı yerine başka vesayetler geliyor. Demokratikleşme şart. Partiler rekabet içersinde kendi temsilcilerini seçmek zorunda. İnşallah bunu sağlarız. Mesele parlamenter veya  başkanlık sistemi önemli değil. Kuvvetler ayrılığı, yasama ve yürütmeyi yapan parlamentoyu bu millet seçerse inanın geleceğe umutla devam ederiz” dedi. 

HABERİ PAYLAŞ:
BUNLARA DA BAKIN